2 Mart 2015 Pazartesi

Fragmanlar 9.8.3: Kurnun Sanatı, Calvino'yla Röportaj - William Weawer


KURGU’NUN SANATI*

William Weaver:
Eğer varsa, deliryumun çalışma hayatınızdaki yeri nedir?

Italo Calvino:
Deliryum?.. Cevapladığımı varsayalım, daima rasyonelim. Ne söylersem söyleyeyim ya da ne yazarsam yazayım, her şey bir nedene, açıklığa ve mantığa tabidir. Benim için ne düşünürdünüz ? Bir tür paranoya, kendime geldiği zaman benim bütünüyle kör olduğumu düşünecektiniz. Diğer yandan eğer cevap vermek zorunda kalsaydım, evet gerçekten de­lirium durumundayım(?) Daima bir trans halindeymiş gibi yazarım, böylesi çılgın şeyleri nasıl yazdığımı bilmiyorum, benim pek güvenilir olmayan bir karakteri oynayan bir sahtekar olduğumu düşünürdünüz. Belkide başlamamız gereken soru; yazdığım şeye benim ne(yi)mi yerleştirdiğimdir.

Cevabım: nedenimi, arzumu, üslubumu, ait olduğum kültürü... fakat aynı zamanda, kontrol edemiyorum, öyle diyelim mi, nevrozumu veya deliryumum olarak adlandırabileceğimiz durumumu da yerleştiriyorum.

William Weaver:
Rüyalarınızın doğası ne? Freud’dan ziyade Jung ile mi ilgileniyorsunuz?

Italo Calvino:
Bir defasında Freud’un Rüyaların Yorumu’nu okuduktan sonra yatağa girdim. Rüya gördüm. Ertesi sabah rüyamı mükemmel bir şekilde hatırlayabiliyordum, böylece rüyama Freud’un yöntemini uygulayabildim ve en son detayına kadar açıkladım. O an benim için yeni bir dönemin başlamak üzere olduğunu düşündüm; bu andan itibaren benim rüyalarım artık benden hiçbir sır saklamayacaktı. Ama böyle olmadı. Bu, Freud’un bilinçaltımın karanlığını aydınlattığı tek zamandı. O zamandan beri, daha önce yaptığım gibi rüya görmeye devam ettim. Fakat onları unuttum veya onları hatırlayabilsem bile onlar hakkında ilk ele gelenleri bile anlamıyorum. Rüyalarımın doğasını açıklamak, Freudcu analizciyi Jungcu analizciden daha fazla tatmin etmeyecekti. Freud’u okurum çünkü onu mükemmel bir yazar, polisiye hikâyelerin büyük bir tutku ile takip edilebilecek yazarı olarak görüyorum. Semboller ve mitler gibi, bir yazar açısından büyük merak uyandıran şeylerle ilgilenen Jung’u da oku­rum. Jung, Freud kadar iyi bir yazar değil. Fakat ne olursa olsun ikisine de meraklıyım.



*[Kurgu’nun Sanatı - Calvino’yla Röportaj, William Weawer, Çeviri: Ahmet İlyas, Tûtî, 9. Sayı, Mart-Nisan-Mayıs 2015, s.92-97]

______________

Italo Calvino Genç yaşta Küba’dan İtalya’ya göç etti. II. Dünya Savaşı sonrası İtalyan kültürünün en önemli adlarından biri oldu. Kur­maca yazarlığının yanı sıra, İtalya Komünist Parti üyeliği ve Einaudi Yayınevi’ndeki görevleriyle de tanındı. 1960 yılında yayınlanan I Nostri Antenati (Atalarımız) isimli kitabında yer alan fantastik hikâyeleriyle uluslararası bir üne ulaştı. Bilinç akımı yöntemiyle yazdığı ve evrenle insanların yaratılışını konu alan Kozmokomik Öyküler’den Marko Polo-Kubilay Han ilişkisi çerçevesinde arzu, bellek, yaşam, ölüm gibi temaları büyük bir incelik ve şiirsellikle işlediği “Görünmez Kentler”e; yazma ve okuma etkinliğini, okurun anlatı sanatıyla karmaşık ilişkisini ele aldığı “Bir Kış Gecesi Eğer Bir Yolcu”dan, İtalyan masallarını derlediği ve kendisi açısından bir tür anlatıda ekonomiklik alıştırması olan “Fiabe Italiane”ye (İtalyan Masalları) birçok eseri içeren yazarlık yaşamının son ürünü “Amerika Dersleri”dir. 19 Eylül 1985’te geçirdiği beyin kanaması sonucu İtalya’da Siena’da hayatını kaybetti.